BM Mülteciler Yüksek Komiseri Filippo Grandi’nin 28 Ağustos tarihinde düzenlenen Paris Toplantısı’nda yaptığı açıklama

“BM Mülteci Örgütü, UNHCR, bugün Paris’te düzenlenen göç ve iltica konulu toplantıda dile getirilen taahhütleri memnuniyetle karşılamaktadır.

Menşe ve geçiş ülkeleriyle yakın işbirliği içinde ve uluslararası hukuka uygun olarak, karmaşık bir konu olan karma göç hareketlerine yönelik uzun vadeli çözümleri destekleyecek ve bu hareketlerin temel nedenlerini ele almak üzere harekete geçilmesine yardımcı olacak kapsamlı bir eylem planının hazırlanmış olduğuna ilişkin açıklamayı umut ve cesaret verici bulduğumu belirtmek isterim.

UNHCR’nin deneyimleri gösteriyor ki, gelen kişi sayısını kontrol altına almaya yönelik önlemler zorunlu göç sorununu çözmemektedir. Kayda değer olarak değerlendirilebilecek herhangi bir yaklaşım, çatışmaların yaşandığı ülkelerde kalıcı barışın tesis edilmesinin yanı sıra menşe ülkelerde toplumsal ve ekonomik kalkınmayı sağlamaya yönelik sağlam ve kararlı bir dizi eylemden oluşmalıdır.

Denizde ve çölde tehlike altında olan kişilere yönelik kurtarma çabalarını desteklemeye yönelik taahhüdün yinelenmiş olmasından ötürü memnuniyet duyuyorum. İnsan kaçakçılarına karşı alınan kararlı adımların yanı sıra hayat kurtarmak da müdahalenin merkezinde yer almak zorundadır.

Hareket hâlindeki kişilerin büyük bir kısmı savaş ya da zulümden kaçmaktadır. Bugün bazı ülkelerin bu insanlara uluslararası koruma sağlanmasına yönelik ihtiyacı kabul etmiş  olmalarını da memnuniyetle karşılıyorum. Bütün iltica ve geçiş ülkelerinde, ilticaya erişimi sağlamak ve mevcut koruma ortamını güçlendirmek kritik önem taşımaktadır. Libya’da siyasi istikrar ve güvenlik, ülkede içinde sıkışıp kalmış olan binlerce mülteci ve göçmene erişebilmek açısından özellikle önemlidir. Bu kişilerin pek çoğu ciddi insan hakları ihlallerine maruz kalmıştır ve kabul edilemez yaşam koşullarıyla karşı karşıyadır.

Orta Akdeniz rotası üzerinde yer alan bütün bölgelerdeki uluslararası koruma ihtiyacı içindeki bireylerin üçüncü ülkeye yerleştirilmelerine yönelik daha fazla fırsat yaratma ve İtalya ile Yunanistan’dan gelenlere yönelik AB yeniden yerleştirme sürecini hızlandırma taahhüdü de memnuniyet vericidir. Ailenin yeniden birleşimini kolaylaştırmak da dâhil olmak üzere tamamlayıcı yolların tesis edilip artırılmasına da ihtiyaç vardır. Tüm bunlar geleceğe yönelik, zaman kaybetmeden uygulanması ve artırılması gereken olumlu adımlardır.”